MHP’li Mevlüt Karakaya, TBMM’de siyasal, ekonomik ve sosyal istikrarın önemine dikkat çekti. Karakaya, MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin toplumsal huzuru tehdit eden terör örgütünün kalıcı olarak ortadan kaldırmaya yönelik çağrısının sosyal istikrar açısından son derece önemli olduğunu vurguladı.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Mevlüt Karakaya, TBMM Genel Kurulu’nda MHP Grubu adına konuştu. Konuşmasında siyasal, ekonomik ve sosyal istikrarın toplumsal refah için çok önemli olduğunu vurguladı.
“ÜÇLÜ DİŞLİ MEKANİZMASI”
MHP’li Karakaya, refah ve yaşam kalitesinin artması için üçlü bir istikrara ihtiyaç duyulduğuna işaret ederek şunları söyledi:
“Bir toplumda refahı ve yaşam kalitesini yükselmek için eş zamanlı olarak üçlü bir istikrara ihtiyaç vardır: Siyasal istikrar, ekonomik istikrar ve sosyal istikrar. Bunlar üçlü bir dişli mekanizmasına benzetilebilir.”
‘BAHÇELİ’NİN ÇAĞRISI SOSYAL İSTİKRARIN ANAHTARI’
Karakaya, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin toplumsal huzuru tehdit eden terör örgütüne yönelik çağrısının son derece önemli olduğunu vurgulayan şu ifadeleri kullandı:
“Sayın Genel Başkanımın toplumsal huzurumuzu tehdit eden terör örgütünü kalıcı olarak ortadan kaldırmaya yönelik çağrısının sosyal istikrarın sürdürülebilir kılınması açısından son derece önemli ve değerli olduğunu buradan bir kez daha ifade etmek istiyorum”
SİYASAL İSTİKRAR
Bunların üçlü bir dişli mekanizmasına benzetilebileceğini vurgulayan MHP’li Mevlüt Karakaya, siyasal istikrarın refahın taşıyıcı gücü olduğunu belirtti. Türkiye’nin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile güçlü bir yönetim yapısına kavuştuğunu belirten MHP’li Karakaya’nın konu ile ilgili açıklamaları şu şekilde;
“Taşıyıcı mekanizmayı döndüren veya güç veren dişli esas itibarıyla siyasi istikrardır. Çok partili döneme geçtiğimiz günden bu yana, geriye doğru baktığımızda, bu mekanizmanın eksiğiyle fazlasıyla sadece tek parti iktidarı dönemlerinde düzen içerisinde çalıştığını görürüz. Böyle dönemler de son derece sınırlı sayıda olmuş ve süre olarak da kısa sürmüştür. 2018 yılında uygulamasına geçtiğimiz Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemiyle birlikte Türkiye, temsilde adaleti de çok yüksek düzeylere taşıyarak asgari yüzde 50 artı 1 formülüyle güçlü bir yönetim yapısının oluşmasını sağlamıştır. Elbette sistemin aksayan yönleri revize edilir, eksiklikleri tamamlanır ancak kabul etmemiz gerekir ki güçlü bir millet iradesine dayanan ilk dişli sağlam ve dengeli bir zemine oturtulmuştur.”
Almanya ve Fransa gibi ülkelerdeki siyasal istikrarsızlıkların ekonomik ve sosyal alanda yarattığı olumsuzluklara değinen Karakaya, Türkiye’nin bu bağlamda güçlü bir zemine oturduğunu söyledi.
https://twitter.com/i/status/1868747593754542131
EKONOMİK İSTİKRAR
MHP Ankara Milletvekili Mevlüt Karakaya, ekonomik istikrara dair TBMM’de önemli açıklamalarda bulundu. Karakaya, ekonomik istikrarın sağlanması için siyasal istikrarın şart olduğunu ancak bunun tek başına yeterli olmadığını belirterek, “Ekonomik istikrar, çoğu zaman hassas dengeler üzerinde kurulur ve dış etkenlerin etkisine son derece açıktır” dedi.
“ALT MEKANİZMALARIN SAĞLIKLI İŞLEMESİ GEREKİYOR”
Karakaya, ekonomik istikrarın üretim, finansman ve ticaret gibi alt mekanizmaların sağlıklı ve dengeli bir şekilde işlemesine bağlı olduğunu ifade ederek, “Ekonomik istikrar, üretimden paylaşıma, finansmandan ticarete birbirleriyle etkileşim hâlinde daha birçok sayıda alt mekanizmanın sağlıklı ve dengeli bir biçimde işlemesini gerektirir. Bu sistemde arka plandaki mekanizmaları dikkate almadan ekrana bakarak eleştiride bulunmak, çözüm üretmek çoğu zaman beklenen faydayı sağlamayacağı gibi başka sorunları da beraberinde getirebilir” dedi.
“EKONOMİ PROGRAMI KARARLILIKLA UYGULANIYOR”
Ekonomik istikrar ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine vurgu yapan Karakaya, “Bu bütçenin ekonomik istikrar ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerini esas alan felsefi bir bütünlük içerisinde olduğunu rahatlıkla ifade edebilirim” diye konuştu.
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın bu süreçteki rolüne değinen Karakaya, “Hazine ve Maliye Bakanlığımızın üstlendiği sorumluluklar yalnızca bütçe disiplini sağlamakla sınırlı olmayıp aynı zamanda sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmada da belirleyici rol oynamaktadır” ifadelerini kullandı.
“KÜRESEL BELİRSİZLİK EKONOMİYİ ETKİLİYOR”
Karakaya, jeopolitik gerginlikler ve küresel krizlerin dünya ekonomisini derinden etkilediğine dikkat çekerek, “Jeopolitik gerilimlerin, eşitsizliklerin tırmandığı günümüzde iklim krizi ve yeni çatışma alanlarının ortaya çıkması gelişmiş ülke ekonomilerini dahi derinden etkilediğini görüyoruz. Orta Doğu, Rusya-Ukrayna Savaşı ve Asya-Pasifik’teki gerginlikler pandemi sonrası toparlama sürecini zora sokmuş, küresel ticaret, enerji piyasaları ve finansal istikrar üzerinde ciddi etkiler yaratmıştır” dedi.
“DEPREME RAĞMEN BÜYÜME PERFORMANSI GÖSTERDİK”
Depremin sosyal ve mali açıdan büyük bir yük getirdiğini ifade eden Karakaya, “Yaşadığımız asrın felaketi olarak ifade edilen deprem sosyal ve mali açıdan büyük bir yük getirmiştir. Buna rağmen 2023 yılında ülkemiz güçlü bir büyüme performansı göstermiştir” dedi.
Karakaya, Mayıs 2023 itibarıyla sıkı para politikasına geçildiğini hatırlatarak, “Bu kapsamda hazırlanan ekonomi programı kararlılıkla uygulamaya devam ettirilmiş, makroekonomik ve finansal göstergelerde belirgin iyileşmeler kaydedilmiştir” ifadelerini kullandı.
“RİSK PRİMİ DÜŞTÜ, REZERVLER ARTTI”
Ekonomi programının olumlu etkilerine değinen Karakaya, “Programın uygulanmaya başlandığı günden bugüne ülkemizin risk priminde düşüş, döviz rezervlerinin rekor düzeyde artışı, cari işlemler dengesinin ılımlı yönde seyretmesi ve kredi notundaki pozitif görünüm olumlu ve takdir edilmesi gereken gelişmelerdir” dedi.
“DEZENFLASYON SÜRECİ BAŞLADI”
Karakaya, 2024 yılı Haziran ayı itibarıyla başlayan dezenflasyon sürecine vurgu yaparak, “2024 yılı Haziran ayı itibarıyla başlayan dezenflasyon sürecinin devamında enflasyon oranının program döneminde tek haneli seviyelere indirilmesi hedeflenmektedir” dedi.
“VERGİ YÜKÜ ALGISI DOĞRU DEĞİL”
Vergi yükü konusuna da değinen Karakaya, Türkiye’nin OECD ülkeleri arasında en düşük vergi yüküne sahip ülkelerden biri olduğunu ifade etti. “Türkiye, OECD ülkeleri arasında vergi yükü sıralamasında en düşük vergi yüküne sahip 3’üncü ülkedir. OECD ülkeleri vergi yükü ortalaması yüzde 34, Avrupa Birliği’nde bu oran yüzde 41,2 iken Türkiye’de yüzde 20,8 düzeylerindedir” dedi.
Ancak dar ve sabit gelirli vatandaşların üzerindeki vergi yükünün ağır olduğuna dikkat çeken Karakaya, “Bunun görünen sebebi, tüketim üzerinden alınan dolaylı vergiler olabilir ancak bunu sadece tüketim vergileri üzerinde aramak da kolaycılık olur” ifadelerini kullandı.
“ENFLASYON VE KAYIT DIŞILIKLA MÜCADELE ŞART”
Karakaya, vergi sisteminin daha adil hale getirilmesi gerektiğini belirterek, “Vergi tabanını genişletmek ve dolaylı vergilerin oranını azaltarak dolaysız vergilere ağırlık vermek elbette toplumsal adaleti güçlendirmek açısından önemlidir. Bununla birlikte enflasyonun düşürülmesi, kayıt dışılığın azaltılması bu bağlamda çok daha etkili olacaktır” dedi.
Son olarak, Karakaya şunları ifade etti: “Vergi sistemimizin daha sade ve anlaşılabilir bir yapıya kavuşturulması, yıllardır arzu ettiğimiz ve söylediğimiz bir husustur.”
SOSYAL İSTİKRAR
Karakaya, sosyal istikrarın toplumsal huzurun temel taşı olduğunu vurgularken terör örgütlerinin ülke huzuruna yönelik tehditlerine değindi. “PKK ve FETÖ gibi terör örgütleri canımızı acıtsa da bu milletin feraseti toplumsal huzurumuzu korumuştur” diyen Karakaya, şehitlere rahmet, gazilere minnetlerini sundu.
MHP’li Karakaya’nın açıklamaları şu şekilde;
“Değerli milletvekilleri, bir toplumun refahını ve yaşam kalitesini artırmanın önemli bir bileşeninin de sosyal istikrar olduğunu ifade etmiştim. Sosyal istikrarın temel bileşeni, eğitim başta olmak üzere sosyal gelişmişlik konularıyla alakalıdır. Toplum için huzurlu bir yaşam iklimi oluşturmak, sosyal istikrarın en önemli bileşenidir. Bu anlamda, sosyal gelişmişlik alanındaki eşitsizlik ve dengesizliklerin varlığı toplumsal huzur açısından önemlidir ve bunlar genel anlamda sosyal istikrarı bozacak seviyelerde olmasa da mutlaka giderilmelidir. Toplumsal huzurumuz açısından en önemli ve başta gelen tehdit alanı terör örgütleri olmuştur. Gerek PKK gerekse FETÖ canımızı acıtmış, ekonomimize zarar vermiş olsalar da toplumsal huzurumuzu bozamamışlardır; etnik kökeni ve inancı ne olursa olsun bu büyük Türk milletinin feraseti buna asla izin vermemiştir. Bu vesileyle, tüm şehitlerimizi bir kez daha rahmetle anıyor, gazilerimize minnetlerimi iletiyor ve şu anda görevi başında olan tüm güvenlik güçlerimize şükranlarımı sunuyorum.”
“LİDERİMİZİN ÇAĞRISI SOSYAL İSTİKRAR İÇİN ÖNEMLİ”
MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin “Türkiye, farklı renk ve konularda olan bir çiçek bahçesidir, burada sadece ayrık otlarına yer yoktur” sözlerini hatırlatan Karakaya, toplumsal huzur için yapısal düzenlemelere ihtiyaç olduğunu ifade etti: “ Sonuç itibarıyla siyasal, ekonomik ve sosyal istikrarın sürdürülebilir kılınması sadece operasyonel faaliyetlerle değil, aynı zamanda yapısal düzenlemeleri de gerektirmektedir.”
Devlet Bahçeli’nin tarihi çağrısına da değinen Karakaya, “Sayın Genel Başkanımın toplumsal huzurumuzu tehdit eden terör örgütünü kalıcı olarak ortadan kaldırmaya yönelik çağrısının sosyal istikrarın sürdürülebilir kılınması açısından son derece önemli ve değerli olduğunu buradan bir kez daha ifade etmek istiyorum.” dedi.
KAYNAK: Haber Merkezi
